top of page
Yazarın fotoğrafıBekleme Salonu

BEKLEME SALONU - PROVA NOTLARI

Güncelleme tarihi: 1 Şub 2019


1/11/2018

İlk Toplantı

İlk toplantımızı gerçekleştirdik. Oyunun seçim süreciyle ilgili konuşuldu.

Metnin biçiminden dolayı, yönetmen oyunun dramaturgi çalışmalarını canlandırma süreciyle birlikte ilerleyeceğini açıkladı.

Oyunun sahneleme süreci hakkında konuşuldu.

Oyunu takvimi oldukça sıkışık olduğu anlaşıldı.

Yönetmen oyunun diliyle ilgili düşüncelerini paylaştı.

Oyunun yarısına kadar okuma yapıldı.


7/11/2018

Okuma provasının ardından, oyunun alt metni üzerine konuşuldu.

Drama çalışmalarıyla bekleme durumu üzerine çalışıldı.

Mekanı daha iyi kavramak üzerine egzersizler yapıldı.

Mekan ve atmosfer oyuncuların gözünde biraz daha canlandı gibi...

Metne geçildiğinde provaya ayrılan vaktin sona erdiği anlaşıldı.

Oyuncuların biraz burulduğu gözlemlendi.

Olur böyle şeyler denilerek acılar sonraki provaya aktarıldı.



13/11/2018

Ege Uysal Yönetmen Yardımcısı olarak ekibe dahil oldu.

Oyundaki mekan algısını güçlendirmek için okulda bir köşede atıl durumda bulunan zemin kaplamaları kullanıldı. Mekan üzerine egzersiz yapıldı.

Oyunun başlangıcı ilk kez ayaklandırıldı.

Dramaturgi süreciyle canlandırma aşaması birlikte ilerlediği için iki sayfa ilerlenilebildi.


19/11/2018

Yönetmen oyunun türünden dolayı gerçekçi bir oyunculuk biçimi yakalanabilmesi üzerine çalışmalar yaptırdı.

Genel olarak niyet sürelerinin gerçekçiliğine odaklanıldı.

Oyuncular yer yer süreci yakalayabilmekle birlikte, süreçlerin oturması zaman alacağı anlaşıldı.


22/11/2018

Yönetmen tarafından oyunculara bol miktarda labirent faresi videosu izlenilmesi önerildi. Oyuncular yakalanmaya çalışılan gerçekçi oyunculuk biçiminde zorluklar yaşadı. Utku’nun karakterini bir dizi tiplemesine benzetmesiyle Baran Hoca’nın bilinçaltı tetiklendi ve bütün ekip “Oyunculuk Nedir” kapsamında kısa bir söyleşiyle uzay-zaman evreninde kayboldu. Yaşanılan gerginlikler de, oyuncuların farklı oyunculuk deneyimlerinden oluşan kahkahalarla kayboldu.


26/11/2018

Oyunun bazı sahneleri farklı dinamik rejilerle renklendirildi. Oyunun gergin havasını destekleyecek farklı çatışmalar eklendi ve güçlendirildi. Oyunun belli sahnelerindeki su içme rejileri tekrar tekrar çalışıldığı için çok fazla tuvalet molası verilmek zorunda kalındı. Yönetmen yardımcımız Ege rejilerin hepsini kaydedeceğim diye elini Özü Oda’da bıraktı. Elin hala yazmaya devam ettiğini düşünenler var.


29/11/2018

Hali hazırda gergin başlayan provada sıkıntılar yaşandı. Oyuncuların çabaları ve ezberleri yönetmen tarafından yetersiz bulunduğu için sorgulandı. Oyunda planlandığından çok geride olunduğundan yakınıldı. Tartışma sonrası iki taraf arasında darılmalar yaşandı ve provaya devam edilmedi. Dersi yüzünden provayı ve tartışmaları kaçıran Ege Uysal günün şanslı elemanı olarak duvardaki çerçevede yerini aldı.


30/11/2018

EK PROVA

Tartışma sonrası ekip kendini toparlayabilmek ve moralleri arttırabilmek üzere ek prova için kendi arasında toplandı. Yönetmen yardımcısı Ege ile birlikte yoğun ezber, karakterlerin bazı toplumsal maskeleri üzerine konuşmalar ve deneysel rejilerle geçti. Prova Alican’ın Ebru Gündeş performansı ve Utku’ya sürpriz doğum günü pastasıyla bitti.


03/12/2018

Prova yönetmensiz olarak çalışıldı. Yönetmen yardımcısı direktifleriyle yoğun ezber çalışmaları ve deneysel rejiler yapıldı. Ezberlerde 20. sayfaya gelindi. Karakterlerin gergin iç aksiyonlarına yoğunlaşıldı. Alican’I fazla iç aksiyonu yüzünden koltuğuna oturtmamız biraz zaman aldı. Süperstarımız Cansu nedensiz vodvil benzeri çıkışlarıyla yine kendine hayran bıraktı.


Alican: BEN BULUCAM İPUCUNU. ENGEL OLAMICAKSINIZ BANA! BEN SAKSI DEĞİLİM.

06/12/2018

Baran Hoca'nın Stanley Kubrick edasındaki mükemmeliyetçiliği nedeniyle bir sayfaya bir buçuk saat çalışıldı. Her cümleye ayrı tavırlar ve direktifler verildi. Karakterlerin sürecini güçlendirmek adına repliklerine farklı devinimler eklendi. Gerginliği oturtmak için kadın karakterinin alaycı tavrına yoğunlaşıldı. Aynı sayfada su içmekle yetinen Utku ise detoksuna devam etti. Böbreklerini tazeleyen büyük oyuncunun prova sonunda adeta gençleşmesi Ajda Pekkanı'ı bile şaşırttı. Baran Hoca prova sonunda sadece 11. sayfaya gelindiğini öğrenince bad trip'e girdi ve ağzından ilk çıkan "Neyse.." oldu.


Baran Hoca: Alican oğlum anladın mı kafa sallıyorsun sürekli öyle?

Alican: Hocam ben sizi hiç dinlemedim ya...

~

Utku: (Tuvaletten gelmiş) Abi içimde hala 8 litre çiş varmış gibi hissediyorum ya.



13/12/2018

Beklenen patlama sonunda geldi. Ara verilmeden ilerlenen provada yaklaşık 2 saat içinde 7 sayfa ilerlendi. Yönetmen rejisiyle beraber karakterlere farklı tavırlar üzerine çalışıldı ve amaçlanan yorum güçlendirildi. Karakterlerin diyalektik süreçlerinin güçlenmesi, metnin ilerleyen kısımlarındaki diyalogları destekledi. Üst düzey yönetmen yardımcılığıyla bilinen Ege rejilerin hepsini yazabilmesi için kaybettiği elini tekrardan buldu. Utku ise alınmaya başlanan dekorlardan biri yeni sürahinin kullanılmaması nedeniyle günlük Sibel Can diyetine devam edemedi. Alican ise hali hazırda yanlış ezberlediği teksti eleştirmesi Utku'nun diyetini unutmasına engel oldu.


(Metinde yazan: Haydi, başlayalım!)

Alican: Haydi, işe koyulma zamanı!.........Hocam, çok amerikanvari değil mi bu ya, değiştirebilir miyim metni?


Cansu reji almaya çalışırken texte bakar.

17/12/2018

Bir önceki provanın mükemmel performansından kaynaklanan şaşkınlığı hala atamamış olan ekibimiz bugünkü provaya ezber yaparak gelmeyi unuttuğunu provanın ortasında hatırladı. Bu nedenden dolayı prova textle beraber teknik bir şekilde rejilenerek, Cansu'yla Ege'nin fakirlik durumlarını yarıştırarak ve Ege'nin alakasız trajikomik aile hikayesini dinleyerek geçti. Bütün bu saçma olaylara rağmen devam ettirilen provada enteresan bir şekilde 8 sayfa ilerlendi ve belli repliklere uygun dinamikler eklendi. Her provadaki gibi Alican oyun gereği Cansu'ya şiddet uyguladı. (Hatta her oyundaki gibi de denilebilir.) Yıllardır ayrılmayan ikilinin Safiye Soyman ve Faik Öztürk'ü anımsatan bağının ne zaman kopacağı kuliste büyük bir merak unsuru.



Alican-Cansu ikilisi prova arasında enerji depoluyor.

Ege: (Elinde Kekstra'sıyla mutlu bir şekilde geç kaldığı provaya giriş yapar.) Selaam!

Baran Hoca: Ege bunların neden ezberi yok??!

~Bir vakit sükut~


20/12/2018

Prova ekibin kostüm bakma-deneme günü olduğundan geç saate sarktı. Geç başladığı için de sadece akış alınabildi. Uzun zaman sonra akış alan ekip, karakterlerin duygusal süreçlerini daha çok oturtabildi. Yalnız ince detaylar üzerine çok çalışılması gerektiğine karar verildi. Oyunun sahneleri hep blok blok çalışıldığı için süreçlerin arasında da bloklaşma olduğu fark edildi. Oyunun 25. sayfaya kadar olan hali 33 dakika sürdü. Oyunun ana reji bir an önce kısmının bitirilmesi için ek prova konuldu.


Utku: (Duygusal sürecinden alakasız) Napıyosun?

Baran Hoca: (İçine gülerek sessizce taklit eder) Naaapıyosun? Godot'u beklerken oynayalım hadi.



hıııı, engel olamayacaksınız da yani.......

21/12/2018

EK PROVA

Sevgili günlük, bugün çok acaip bir şey oldu. Oyunu bitirdik! Yönetmen yardımcımız Ege'nin son dakika anne kuzuluğu tutarak kapıda kalan annesine anahtar vermeye gitmesi nedeniyle bu duygu yüklü anı göremedi. 5 saatlik yoğun bir prova sonrasında gövde rejide son sayfaya gelinip bitirildi. Yorum gereği Cansu'nun karakterinin maruz kaldığı fiziksel şiddet psikolojik şiddete çevirildi. Artık bundan sonraki süreçte oyunun genel akışı üzerine çalışılıp detay reji verilecek. Sanki detaya hiç girmemiş gibi... Neyse işte Ege'nin de küçüklüğünden beri hayalini kurduğu kenarda köşede not tutarak boş boş konuşarak alakasız yerleri düzeltmeye çalışacağı yerlere geçtik diyebiliriz kısacası.


~Baran Hocayla Ege metrobüste karşılaşırlar.~

Baran Hoca: (Gülümseyerek yanına gelir ve ilk dediği) Anneye mi?

~Bir vakit sükut~



Meral Akşener konuşmasına hazırlanıyor.

28/12/2018

Merhaba, bugün de Alican'ın yurt odası adresine sipariş edilen dekorların Meksika karteli yoğunluğundaki kargolarından bunalan yurt ofisi görevlisinin kriziyle uyandık. Yeni dekorlarımızı da yerleştirdikten sonra Anadolu gurmesi Utku Bey'in bugün de İzmir'den getirdiği (akşam saat 04.30ta İzmir'den yola çıkarak usta oyuncumuzun hiç uyumadan provaya gelmesine neden olan hain şeker krizi) bombaları yerken prova için gerekli bütün enerji ve motivasyonu topladıktan sonra da provaya başlayamadık. Ekipte hissedilen gergin hava ve yorgunluk sonucu Baran Hoca'nın gerginliği kırmaya yönelik moral konuşmasıyla devam etti. Bu süreçlerin sonunda başlanması yani gerekenden yaklaşık 5 saat sonrasında oyunun temposunu oyuncuların kafasında daha iyi oturtmak için top atma oyunu ve sandalye kapmaca gibi çalışmalar yapıldı. Prova Utku'nun prova almaya gerçekten hazır olmaya hissetmesiyle son buldu.



Baran Hoca: Alican sen neden gerginsin, konuşmak ister misin? Cansu sence neden gergin ortam düşündüğün bir şey var mı? Neler yapabiliriz? Utku sen neden...

Ege: Hocam ben hiç gergin değilim ya.

Baran Hoca: Sen mükemmelsin zaten.

~Bir vakit sükut~



Baran Hoca: (Aşırı rahat bir şekilde belirttiği genel eksikliklerden sonra yine mayışık ve rahat bi şekilde) Böyle konuşuyorum diye demoralize gerek yok merak etmeyin. Utku sen demoralize olabilirsin ama.


03/01/2019

Yine güzel bir akış alma umuduyla başlayan prova heyecanı ne oldu da oldu valla artık benim bile bilmediğim bi şekilde bi kaç saat gecikti. Yine de güzel bir kostümlü akış sonucu oyun izlenebilir durdu. Artık son detaylar olan kamera ve televizyon gibi unsurlar yüzünden Baran Hoca kimsenin anlamadığı düşüncelerinde kaybolsa da o unsurlar da halloldu (gibi). Kimse için komik olmayan o an ise provanın sonunda belirdi. Oyunun ışık sistemi olarak soğuk beyaz ışık tercih edildiğini duyunca...


Gizem Hoca: (Nedensizce provaya dahil olur) Baran beyaz ışık kullanmayacaksınız dimi ya. Çok kötü olur. Ege, yönetmen yardımcısı değil misin sen oğlum. Bişiler desene şu adama.

Ege: Hocam valla bana da estetik kaygı maygı falan bişiler diyo ya...


Ege: (Utkuyla birebir çalışması sonucu kendi aralarında kodladıkları şifreleri akış öncesi Utkuya hatırlatır) MAVİ KAPAĞI UNUTMA ABİ TAMAM BAK KEYFİNİ ÇIKAR HADİ KEYİF SADECE YA EĞLEN VE MAVİ KAPAK.



Nargile-man

4/01/2019

Gizem Hoca'mızın da katkılarıyla kostümlü akış alındı. Gizem Hoca'nın not ettiği belli başlı yerlere çalışıldı ve dikkat edildi. Yalnız oyunun hala son sayfalarının ezberlerinin tam olmaması büyük bir sorun olarak gözden kaçmadı. Akış sonrasında Gizem Hoca ile Baran Hoca arasında çıkan "sahnede kapı olması lazım" temalı ve anlamı bilinmediğinden bize havalı gelen sanat terimlerinin havada uçuştuğu iki büyük mısır tanrısın ebedi savaşını anımsatan tartışmasıyla devam etti. Biz de öyle izledik işte.


Baran Hoca: Ben inandıracağım. Hepinize inandıracağım kapı olduğunu orada. Sen merak etme ben inandıracağım göreceksin.



10/01/2019

Bugün son günüm olarak son akışımı izledim. Utku'nun düşünmeye ve çalışmaya daha çok zaman ayırmasıyla oyun bütünleşmeye başlamıştı. Yine aynı şekilde akış ve detaylar üzerinde çalışıldı. Eklentiler yapıldı. Baran Hoca'nın daha önce hiç bahsetmediği ve son anda çıkıp getirdiği sürprizlerden biriyle bütün ekip oyunun dekoru hakkında yeni bir bilgiye sahip oldu ve depodan dekor taşıdı. Kimse dekor yapmak gibi dert olmayacağını düşünürken böyle bir fikrin şaşkınlığında bir şey diyemedi.


Baran Hoca: Bir şey yapmana gerek yok çok. Bak, şu yeterli olur. (Cansuyu tutup sertçe koltuğa çeker)

Utku: Hocam daha napıcaksınız ki ya.


Baran Hoca: Ege gelsene bi, sen gitmeden biraz daha yoralım seni dedim.

~Uzun sessizlik~



31/01/2019

Uysal'ın Notu:


Sevgili Günlük, maalesef ki bundan sonraki sürecin içinde olamayacağım. Provalar oyun çıkana kadar son tempo devam edecek ancak ben ekibimle beraber olamayacağım. Bundan ötürü de buraya yazdığım son yazım. Benden başka bunları yazacak kadar boş bir insan olduğunu da sanmam. Zaten pek düzgün bir şeyler yazdığım da pek söylenmez. Prova notu değilsin, oyun defteri değilsin. Öyle eğlenmelik saçma sapan bir yersin. Yine de birbirinden güzel anıyı, emeği, duyguyu, çalışmayı insanlara anlatan küçük bi sayfa olman güzel oldu. İlk defa bu kadar dışarıdan izledim bir oyunu. İlk defa bu kadar sustum, dinlemek için oyunu. Dinlediklerimi de buraya yazdım. Ve bütün bu dönem boyunca yazdığım saçmalıklara rağmen eminim ki tadına doyulmayacak olan bir oyunun perde arkasısın. En başında parçası bile olmak istemediğim süreçten, edindiğim güzel insanlara, izlediğim güzel anılara, öğrendiğim güzel şeylere uzanan küçük bir ayna. Bir oyunun prova süreci, prömiyer gösterimiyle biter. Bu yüzden benimki asla bitmeyecek denebilir sanırsam.


Ne zamandır kedilerin labirentlerindeki fareler kendilerini zeki sanar?

Ya da bir iş görüşmesi mülakatının son aşamasına kalan 3 kişi, mülakatı bekledikleri bir bekleme salonunda işi elde etmek için nelerden vazgeçer?


Son dönem yazarlarımızdan Yiğit Sertdemir’in 2001 krizinden sonrası Türkiye’deki artan rekabet ortamından esinlenerek gerçekçi bir şekilde kaleme aldığı “Bekleme Salonu” Özü Oda yorumuyla şubat ayında Özü Oda’da.


Yönetmen: Baran Güler

Yönetmen Yardımcısı: Ege Uysal

Oyuncular: Alican Dik, Cansu İlbasmış, Arif Utku Polat


Yazı: Ege Uysal



Ekip tamamen kendi isteğiyle son anda ek prova almaya karar verdiğinde.


455 görüntüleme0 yorum

Comments


bottom of page