Bu hafta, kaleme alınan ilk tiyatro eseri olan Zincire Vurulmuş Prometheus’u okuduk. Atölyeye başlamadan önce Mir’i Mardin Kapısından Atlayamadım adlı parçayla uyandırdık. Yaşanan bu anı ise kaydederek ölümsüzleştirdik. Atölyemize Prometheus hakkında konuşarak başladık. Prometheus kimdir, neden zincire vuruldu, savunduğu asıl şey neydi gibi soruları cevapladık. Antik Yunan mitolojisi üzerine hasbihal ettik. Semboller üzerine konuştuk ve buna ek olarak geçen hafta Hamlet’te geçen sembol ve motifleri hatırlayıp kitabımıza geri döndük. ..
Mir bize yaşamadığın veya ilginin olmadığı bir şey hakkında yazamazsın, ancak seni doğrudan etkileyen olayları ustalıkla yazabilirsin dedi. Hayatı denizde geçmeyen birisi Yaşlı Adam ve Deniz’ i yazamaz diyerek önermesini destekledi. Haklıydı.
Prometheus’un Zeus’a başkaldırısını yorumladık ve Mir günümüzde geçerliği olan bir olayla benzetme kurmamızı istedi. Tanrıya başkaldıran şeytanla bir benzetme kurduk. Atölyenin sonunda Mir dramaturgi raporu yazmanın zorluklarından ve öneminden bahsetti. Metinler arası ilişki kurmamız konusunda ne kadar işe yaradığını güzel bir örnekle bizlere açıkladı. Dört saat süren atölyemizin sonunda bugünün raporu için iş bölümü yaptık. Bir sonraki atölyede okunacak kitabın Venedik Taciri olmasına karar verdik ve atölyemizi sonlandırdık.
-Zehra YILMAZ-
Dramaturgi raporu için tıklayın.
Comments